Fırat, yaşadığı son olaydan sonra Barış’ın oluşturduğu organizasyonun tehlike boyutunu bir kez daha görür. Toplumda daha fazla etkisi artmadan bir an önce bu hasta ruhların yakalanması gerekmektedir. Bir yandan öfkesini dizginlemeye çalışırken bir yandan da ekip arkadaşlarıyla birlikte akıl yürütmeye başlar. Barışlar insanlara nasıl bir mesaj vermenin peşindedir? Yaptığı eylemlerle Fırat’a istediği dersi verdiğine inanan Barış, öte tarafta mahkum ordusundaki karışıklıklarla ilgilenmeye başlar. Mutlak itaatin olduğu bu düzende ufak çatlaklar oluşur. Kendi iç karışıklıklarını yönetirken sıradaki eylemini tasarlamaya başlar. Hem Büge’ye hem de diğer insanlara armağan edeceği bu eylem, çok geçmeden Fırat’ın radarına takılır. Mahkumların yukarıyla bağlantısını çözen Fırat, okları Dadaloğlu’na çevirir. Kurulan bu aykırı düzeni yıkmaya çalışırken, hastalığı ilerlemeden bu savaştan galip çıkabilecek midir?
After the last incident, Fırat once again sees the danger dimension of the organization formed by Barış. These sick souls need to be caught as soon as possible before they become more influential in society. While trying to restrain his anger, he also starts to reason with his teammates. What message does Barış seek to send to people? Believing that he has taught Fırat the lesson he wants with his actions, Barış becomes interested in the turmoil in the prisoner army on the other side. In this order of absolute obedience, small cracks are formed. As he manages his own inner turmoil, he begins to plan his next action. This action, which he will present to both Büge and other people, is soon caught on Fırat's radar. Fırat, who solves the connection of the prisoners, turns the arrows to Dadaloğlu. While trying to destroy this contrary order, will he be able to win this war before his illness progresses?